Menzil Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


 
AnasayfaKitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun Untitl13Kitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun Untitl14Latest imagesKitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun Untitl15AramaGiriş yapKayıt Ol
Kütüphane bölümümüz güncellenmektedir.  "Kadın ve Erkek Eşitliği" konusu tamamlanmıştır.
Bağlantı sorunları nedeniyle Portal sayfası geçici olarak kaldırıldı....
"Program Arşivi" forumuna "Antivirüs Güvenlik" ve "Araçlar" kategorisi açılmıştır.
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Hakkını vermediğimiz iş yüzümüzü ağartmaz
Evlilikler de Bunalıma Girer
Ahirete İnancımız Ölçüsünde Huzurumuz Olur
Ebedi Hayata Doğmak
ABDEST
TALAK (BOŞANMA)
Gül Sultanım (Yeni Video Klip)
Beş Esas
Meleklere İman
Can Feda Edilecek Dost
Paz Şub. 23, 2014 7:32 pm
Paz Şub. 23, 2014 7:27 pm
Paz Şub. 23, 2014 7:18 pm
Paz Şub. 23, 2014 3:07 pm
Ptsi Şub. 17, 2014 3:17 am
Ptsi Şub. 17, 2014 3:09 am
Ptsi Ocak 20, 2014 3:15 am
Cuma Ekim 11, 2013 4:33 am
Çarş. Ekim 09, 2013 2:50 am
Paz Ekim 06, 2013 3:15 pm











Paylaş|

Kitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
YazarMesaj
Misafir
Misafir
Anonymous

Kitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun Vide
MesajKonu: Kitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun Kitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun EmptyCuma Ekim 02, 2009 3:57 pm

Kitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okumaya Ne Dersiniz?

Hemen hemen herkes kitap okumanın önemini bilir ve gerekliliğine inanır. Fakat bu alışkanlığı kazananların sayısı her nedense çok az.

Peki neden lüzumuna inanılan bu alışkanlık bir türlü kazanılamaz? İhtiyaca dönüşmez? Acaba bu hususta yanlış veya eksik bir bakış açımız mı var?

''Çok kitap okumak lazım.'' veya ''Ben çok kitap okurum, okuyorum.'' gibi ifadeleri de çok duyarız. Tahşidatı yapılması gereken şey çok okumak mı, nitelikli seçici okumak mı?

Her önüne konulanı yemek insanın sıhhati açısından nasıl pek faydalı değilse her eline geçeni okumak da insanın akıl, ruh sağlığı açısından pek faydalı olmasa gerek. Gelişigüzel, magazin ağırlıklı bir gazete, dergi, kitap okuru da görünüşte okuyor, getirisini hesaba katmadan. Kültürün yansıması olan gazete, kitap okuma işini şahsında temsil ediyor sözüm ona. Hep gözü başkalarının hayatında. Sanatçıların, mankenlerin, futbolcuların sevinçleri, üzüntüleri, nereye gittikleri, ne yaptıkları, kimden ayrılıp kiminle görüşmeye başladıkları vs...

Ne müthiş bir birikim (!).

Günlük gazetelerin birçoğuna ve özellikle popüler kitaplara bakınca insanımızın bu müthiş birikimini (!) anlamakta güçlük çekmiyoruz.

İnsanımız kendi hayatından çaldığının farkına varmadan ünlülerin hayatında eriyip kaybolmakta adeta.

Kitap okuma hususunda bir diğer takıntı da kitabın kalınlığı, inceliği. Bir kitap tavsiye etmeye kalkıyorsunuz ; ilk soru:''Çok mu kalın? Kaç sayfa?'' Okunacak kitabın kalınlığının, inceliğinin önemi var mıdır? Neden hemen bunu göz önünde bulunduruyoruz?

Kitap okumak bir yönüyle üç boyutlu resimlere bakmak gibidir. Okuma ihtiyacını hissetmeden okuyanlar her zaman zahire (görünüşe) takılıp kalır. Kitap kalın-ince, sıkıcı, yok macera olsun gibi mazeretler bitmez. Bu bakış açısıyla kitap okuyanlar, kitabın eşiğinden içeriye bir türlü giremez. Okuduklarını eleştirip, içselleştiremez, kitabın satır aralarındaki sesleri işitemez; ışıkları, gözyaşlarını göremez; sevgiyi, ıstırabı hissedemez.

Sahi niçin okuyoruz? Kitaplarda ne arıyoruz?

Okuyacağım kitabın bana ne katacağı, duygu-düşünce dünyama neler ekleyeceği, beni ne kadar zenginleştireceği, ufkumu ne kadar geliştireceği daha önemli değil midir?

Ruhuma ve gönlüme ait güzelliklerin ilmek ilmek dokunarak hayatımın kusursuz bir dantela gibi işlenmesi, şekillenmesi, adlandırılıp kıymetlendirilmesi okumanın temel prensibi olamaz mı?

Kaç sayfa okuduğumuza değil, kitabı nasıl okuduğumuza bakmak lazım.

Cemil Meriç kitap okuma hususunda çok hayati bir tespitte bulunuyor. Diyor ki: ''Ben putperest değilim, kitaba tapmıyorum. Kitabın içindeki ses, ışık, sevgi, çile, gözyaşı ve de içindeki tecrübe çekiyor beni!''

Ben de Cemil Meriç gibi kitap okumanın kutsanmamasını, bir tapınmaya dönüştürülmemesi gerektiğini düşünüyorum. Matematiksel hesaplamalar yapmadan satır aralarında bambaşka dünyaların, yeni yakalayışların kapılarını aralamak için okuyalım.

Madem ki bütün büyük düşünürler ve mutasavvıflar ''Hayat kalbin ve ruhun derece-i hayatında yaşanır.'' diyor. O halde biz de hayatın monotonluğunu gönül ve ruh dünyamıza bir şeyler ekleyerek, onlara ait değerleri yenileyerek giderelim.

Yunus Emre:
''İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir.
Ya sen kendin bilmezsin
Bu nice okumaktır.''


mısralarıyla okumanın mahiyetini ve gayesini enfes bir şekilde dile getirmiş. Dörtlükte ifade edildiği gibi her okuma beni kendime yaklaştırmalı, kendimle buluşturmalı... Kendi gönlümün ve ruhumun derinliklerinde büyük hazinelerle karşılaştırmalı... Beni öyle zenginleştirmeli ki ebedi ve kalıcı olanla buluşturmalı...

Böyle bir zenginlik ve hazine bizi bekliyor. O halde ne duruyorsunuz? Dalın kitaplara, düşün kendi peşinize...


Ayşe Yalçınkaya
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Kitap Okumayı Bırakıp Satır Aralarında Kendinizi Okuyun

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Menzil Forum :: Genel :: Serbest Kürsü-
SİSTEM BİLGİLERİÖNEMLİ BİLGİLENDİRME
Powered by phpBB2 (subsilver)
Copyright ©2008 - 2011,
Content Relevant URLs by www.akmenzil.net
Kuruluş Tarihi : Paz 24 Ağus. 2008 - 18:30
akmenzil.net sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini onay almaksızın anında siteye yazabilmektedir.Bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcıya aittir.Sitemizde yasalara aykırı herhangi bir materyal bulursanızakmenzil@hotmail.com e-mail adresimize bildirirseniz,şikayetiniz incelendikten sonra en kısa sürede gereken yapılacaktır.
forum kurmak | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Son tartışmalar