Menzil Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


 
AnasayfaRahmet Mevsimine girerken Untitl13Rahmet Mevsimine girerken Untitl14Latest imagesRahmet Mevsimine girerken Untitl15AramaGiriş yapKayıt Ol
Kütüphane bölümümüz güncellenmektedir.  "Kadın ve Erkek Eşitliği" konusu tamamlanmıştır.
Bağlantı sorunları nedeniyle Portal sayfası geçici olarak kaldırıldı....
"Program Arşivi" forumuna "Antivirüs Güvenlik" ve "Araçlar" kategorisi açılmıştır.
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Hakkını vermediğimiz iş yüzümüzü ağartmaz
Evlilikler de Bunalıma Girer
Ahirete İnancımız Ölçüsünde Huzurumuz Olur
Ebedi Hayata Doğmak
ABDEST
TALAK (BOŞANMA)
Gül Sultanım (Yeni Video Klip)
Beş Esas
Meleklere İman
Can Feda Edilecek Dost
Paz Şub. 23, 2014 7:32 pm
Paz Şub. 23, 2014 7:27 pm
Paz Şub. 23, 2014 7:18 pm
Paz Şub. 23, 2014 3:07 pm
Ptsi Şub. 17, 2014 3:17 am
Ptsi Şub. 17, 2014 3:09 am
Ptsi Ocak 20, 2014 3:15 am
Cuma Ekim 11, 2013 4:33 am
Çarş. Ekim 09, 2013 2:50 am
Paz Ekim 06, 2013 3:15 pm











Paylaş|

Rahmet Mevsimine girerken

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
YazarMesaj
ergenekon_41
Müdavim
Müdavim
ergenekon_41
Teşekkürleri : 6
Yaş : 40
Kayıt tarihi : 27/03/09
Nerden : kocaeli
Mesaj Sayısı : 4029
Tecrübe Puanı : 22684

Rahmet Mevsimine girerken Vide
MesajKonu: Rahmet Mevsimine girerken Rahmet Mevsimine girerken EmptyPerş. Haz. 25, 2009 3:09 am

MÜBAREK ÜÇ AYLAR

Rahmet, mağfiret ve bereketlerle dopdolu bir mevsim olan ve halk arasında üç aylar diye bilinen mübarek günlere kavuşmuş bulunuyoruz. Rabbimizin nihayetsiz merhametinin bir eseri olarak ihsanda bulunduğu bu zaman dilimleri müminler için eşsiz bir fırsattır. Bunu içindir ki Resulü Ekrem efendimiz sallallahu aleyhi ve selem bu aya ulaştıklarında “Allah’ım! Receb’i ve Şaban’ı hakkımızda mübarek kıl ve bizi Ramazan’a kavuştur” diyerek dua ederlerdi. Reğaib, Mi’rac, Berat ve Kadir Gecesi gibi mübarek zaman dilimlerinin içinde bulunması da bu ayların kıymetine işaret etmektedir.





Üç aylar kazanç mevsimleridir. Bu ayda nail olunan mükâfatların hiç birisini başka hiçbir zaman diliminde elde etmek mümkün değildir. O halde ticaret mevsimini bekleyen tüccar gibi, ekim zamanını gözetleyen çiftçi gibi son derece gayretli ve hazırlıklı olmalıyız. Ta ki fırsatları kaçırıp ta pişman olmayalım. Zira hiç kimsenin yarına çıkmaya garantisi yoktur. Belki bir daha bu mübarek aylara kavuşamayacağız onun için “bu benim son üç aylarım” diyerek sıkı bir çalışma içine girmelidir. Öyleyse bu mübarek mevsimin girdiğini hissetmeli ve etrafımıza da hissettirmeliyiz. Bu sebeple dostlar ve akrabalarla tebrikleşmeli, çocukların, kimsesizlerin ve ihtiyarların gönüllerini alıp sevindirmeli ve topluca bu rahmet mevsimini iliklerimize kadar hissetmeliyiz. Erkesin bu rahmet mevsiminden hissedar olmalarını sağlamalıyız.
Receb ayı:

Receb, tazim ve saygı anlamına gelir, îslâm öncesi Araplar Receb ayına ayrı bir ehemmiyet verirler, saygı gösterir ve şanını yüceltirlerdi. Receb ayı gelince kılıçlar kınına sokulur, oklar torbalarına yerleştirilir, acımasız kanlı düşmanlıklar geçici de olsa sükûnete bürünürdü. Öyle ki, bu ayda bir kimse babasının katiline rastlasa bile başını kaldırıp kaşına bakmazdı. Bu aya "sağır ay" denilmesi Bu ayın bereketi hürmetine, bu ayda işlenen günah ve hataları bu ay manen duymamakta, mü'minlerin sadece ibadet ve sevaplarına şahitlik etmektedir. Böylece Cenab-ı Hak mü'min kullarının bu ayda işlemiş oldukları günahları bağışlamaktadır. Receb'e, ‘recm ayı’ da denir. Buna göre, mü'minlerin eziyet ve zahmet vermemesi için şeytanlar bu ayda taşlanır, kovulup uzaklaştırılır. Bu ayda üç ayların mükâfatlarını müjdeleyen ‘Reğaib gecesi’ ve hiçbir peygambere verilmeyen ‘miraç’ nimeti efendimize verilmiştir.

Büyük tasavvuf ehli Zünnün Mısrî der ki: Receb ekme ayıdır, Şaban sulama ayıdır, Ramazan derleyip toplama ayıdır. Herkes ne ekerse onu biçer, ne yaparsa cezasını çeker. Bir kimse ekimi bırakırsa, hasat zamanı ekmediğine pişman olur. Kıyamet gününde ise çok kötü duruma düşer.
Receb ayında yapılacak en faydalı iş oruç tutmaktır. Rasülüllah sallallahu aleyhi ve selem de ashabına bunu önemle tavsiye etmiş ve şöyle buyurmuştur: Allahü teâlâ, Receb ayında oruç tutanları mağfiret eder. (Gunye) Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de sonunda oruç tutana, Receb’in hepsini tutmuş gibi sevap verilir. (Miftah-ül cenne)



Şaban ayı:

Resul-i Ekrem Efendimiz sallallahu aleyhi ve selem diğer aylara göre bu ayda daha çok ibadet ve taatte bulunurlardı. "Şaban benim ayımdır.", "Şaban günahları temizleyendir" buyurarak bu ayın kıymetini ifade ederlerdi. Peygamberimizin Şaban ayına gösterdiği hürmetin sebeplerinden birisi de bundan sonra gelecek olan Kur'ân ayı; Ramazan'dan dolayı idi. Ashabı kiram Peygamberimize sordular: "Ya Resulallah, Ramazan'dan başka en faziletli oruç ayı hangi aydadır?"
Peygamberimiz’de,
"Ramazan'a hürmet için Şâban' da tutulan oruçtur" cevabını verdiler.

Ashabı kiramun beyanına göre Resul-i Ekrem sallallahu aleyhi ve selem maddî ve manevî pek çok hikmetinden dolayı bu ayda oruç ibadetini sıkça yapardı.

Hz. Âişe radıyallahu anhın bir rivayetinde bu konuda şunları söyler:
"Resulullah sallallahu aleyhi ve selem senenin hiçbir ayında Şaban ayındakinden fazla oruç tutmaz ve şöyle buyururdu:
"Amellerden gücünüzün yettiğini yapın. Çünkü siz bıkmadıkça, Allah da size asla bıkmış muamelesi yapmaz. Allah yanında amelin en makbulü, kişinin az da olsa devam üzere işlediği ameldir." Yine Hz. Âişe başka bir rivayetinde de, "O (Resul-i Ekrem) Şaban ayının tamamını oruçla geçirerek nihayet Şâban'ı Ramazan'la birleştirirdi" diyerek Peygamberimizin bu ayda daha çok oruç tuttuğunu ifade etmektedir.

Ramazan ayı:

Ayların sultanı olan bu mübarek ay artık âlemlerin rabbi olan Allahın rahmetinin coştuğu, bütün kainatı kapladığı, her gününde bölük bülük günahkarların cehennemden azad olduğu amellerin kat be kat karşılık bulduğu muhteşem bir aydır. Bunun içindir ki Hak teâlâ hazretleri, insanlara hidayet rehberi olan kur’anı kerimin indirilmesini bu ayda takdir etmiştir. Bu hususta kur’an’da, “ ramazan ayı öyle bir aydır ki kendisinde kur’an indirilmiştir” buyrulmuştur. Bu ayın faziletine dair hadisi şerifler pek çoktur. Ubâde bin Samit anlatıyor:
Ramazan ayının başladığı bir günde Resulullah Aleyhissalâtü Vesselam şöyle buyurdu:
"İşte bereket ayı olan Ramazan geldi. Artık Allah'ın rahmeti sizi kuşatır. O ay, yeryüzüne bol bol rahmet iner. Günahlar affedilir. Dualar kabul olunur. Allah sizin iyilik ve ibadette yarışmanıza bakar da, bununla meleklerine karşı iftihar eder. Öyle ise kulluğunuzla kendinizi Allah'a sevdirin. Asıl bedbaht olan da, bu ayda Allah'ın rahmetinden nasibini alamayandır."

Selmân-ı Fârisî (r.a.) anlatıyor:
Resul-i Ekrem Efendimiz sallallahu aleyhi ve selem Şaban ayının son günlerinde bizelere yaptığı bir konuşmada şöyle buyurdu:

"Ey insanlar büyük ve mübarek bir ay yaklaştı, gölgesi başınızın üstüne düştü. Bu öyle bir aydır ki, içinde bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi vardır. Allah o mübarek ayın gündüzlerinde orucu farz, gecelerinde nafile namazı meşru kıldı. Bu ayda küçük büyük bir hayır yapan insan, başka aylarda bir farz eda etmiş gibi sevap alır.
Bu ayda bir farzı yapmak, başka aylarda yetmiş farz yerine geçer.
Bu ay Allah için açlık ve susuzluğun, taat ve ibadetin meşakkatlerine sabır ve tahammül ayıdır. Sabrın karşılığı da Cennettir.
Bu ay yardımlaşma ayıdır.
Bu ay mü'minlerin rızkını arttıracak aydır.
Bu ayda her kim oruçlu bir mü'mine iftar edecek bir şey verirse, yaptığı bu iş günahlarının bağışlanmasına ve Cehennemden kurtulmasına sebep olur. Oruçlunun sevabından da hiçbir şey eksilmeden onun kadar sevaba kavuşur." Ashâb-ı Kiramdan bazıları, "Ya Resulallah, hepimiz oruçluya iftar edecek bir şey bulup verecek durumda değiliz" dediler.
Bunun üzerine Resul-i Ekrem Efendimiz sallallahu aleyhi ve selem, "Allah bu sevabı bir tek hurma ile bir içim su ile bir yudum süt ile oruçlu mü'mine iftar ettirene de verir" buyurdular ve hutbelerine şöyle devam ettiler:

"Bu ayın başı rahmet, ortası mağfiret, sonu da Cehennemden kurtuluştur.
Bu ayda kim kölesinin (işçi ve hizmetçisinin) işini hafifletirse, Allah da onu affeder ve Cehennemden uzak tutar.
Bunun için bu ayda şu söyleyeceğim dört hasleti fazlasıyla bulundurmaya çalışınız. Bu dört hasletten ikisi ile Rabbinizi razı edersiniz, diğer ikisinden ise hiçbir zaman ayrı kalamazsınız. Rabbinizin rızasına sebep olan hasletlerin birisi, kelime-i şehadete devam etmeniz, diğeri de Allah'tan mağfiret dilemenizdir.
Vazgeçemeyeceğiniz iki hasletin biri Allah'tan Cenneti istemek, diğeri de Cehennemden Allah'a sığınmaktır.
Her kim oruçluya bir yudum su verirse, Allah da ona benim mahşerdeki havuzumdan öyle bir su içirecektir ki, Cennete girinceye kadar bir daha susuzluk çekmeyecektir.

Rabbim bu mübarek rahmet ve mağfiret mevsimini en kârlı bir şekilde yaşayan kullardan eylesin. Amin…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Rahmet Mevsimine girerken

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Menzil Forum :: İslami İlimler :: İslam-i Hayat ve Soru - Cevap-
SİSTEM BİLGİLERİÖNEMLİ BİLGİLENDİRME
Powered by phpBB2 (subsilver)
Copyright ©2008 - 2011,
Content Relevant URLs by www.akmenzil.net
Kuruluş Tarihi : Paz 24 Ağus. 2008 - 18:30
akmenzil.net sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini onay almaksızın anında siteye yazabilmektedir.Bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcıya aittir.Sitemizde yasalara aykırı herhangi bir materyal bulursanızakmenzil@hotmail.com e-mail adresimize bildirirseniz,şikayetiniz incelendikten sonra en kısa sürede gereken yapılacaktır.
Bedava forum kurmak | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Son tartışmalar